Ahh Venedik ahh gitmeden önce rüyalarıma girdin. Gittiğimde ise sabah sularını yükseltip, beni paniklettin. Şimdi ben sana nasıl aşıklar şehri derim. Benim için küçük çaplı bir korku dürtüsü olmaktan dışında bir şey ifade etmedin ki.
Bi cesaret geldi son gün iskele üzerinde poz verdim.
İşte benim gözümden Venedik. Venedik ambulansı bir yerden bir yere nasıl gider adlı videomu ve diğer resimlerimi bir sonraki yazımda paylaşacağım.
Herkese sevgiler.
Venedik için geri sayım yaparken, rüyamda sokaklarında gezinirken denizin yükseldiğini ve dev dalgaların beni içine aldığını gördüm. Sabah kalktığımda yüreğim pırpır ediyordu.
Venedik'in bende ki özeti bu işte.
Tüm heyecanımı ve korkularımı yanıma alıp, Floransa'dan Venedik'e yaklaşık 2,5 saat süren tren yolculuğu ile ulaştım.
Venedik'te bolca deklanşöre bastım. Şimdi her yerde Venedik şöyle güzel, böyle güzel diye bir çok yazı var zaten. Ben olayı başka açıdan ele alıp yazmayı planlıyorum.
1- Venedik'te gezmek için rahat bir ayakkabı edinmek şart. Benim gibi su ve gondol korkunuz varsa ulaşım için tek kullanabileceğiniz şey ayaklarınız.
2- En iyisi bir sırt çantası ile gitmek. Öyle çekçekli bavul taşımak için uygun değil. Devamlı köprü çıkıp iniyorsunuz.
3- İtalya'da olabilirsiniz ama pizza ve makarna yerine deniz mahsüllerini yemenizi öneririm. Harika kalamar yapıyorlar. Son gün süper bir yer keşfettik. Yemeğimizi, tatlımızı yedik. Espressomuzu içtik. Hesapı istediğimizde " espresso " ikramımızdır dedi ya. Gözlerim doldu . Bir yıldır Polonya'dayım hiç böyle bir şey görmedim.
4- Maske yapım atölyeleri var. Orada çok ilginç maskeler görmeniz mümkün. Eğer bir maske almak niyetindeyseniz kesinlikle oralara uğrayın derim. 5 -10 Euro'ya satılan maskeleri dünyanın her yerinde bulabilirsiniz.
5- Şubatın ilk haftası Venedik karnavalının olduğu zaman. Denk getirip o tarih aralığında orada olursanız, sokaklarda maskeli insanlar görebilirsiniz. Biz 1 günle kaçırdık karnavalı. Bilseydik ilk durak olarak Venedik'i seçerdik. Kısmet işte.
6- Venedik sokakları çok dar. Yazın gittiğinizde kalabalıktan gezilecek gibi değil. Kışında öyle aman aman soğuk olmuyor. Kışın gitmekten çekinmeyin derim. En azından sokaklarında rahat rahat gezersiniz.Köprülerinde fotoğraf çekmek için sıra beklemezsiniz.
7- Yazın bir çok mekan oturma parası alıyor. Kışın öyle bir şey yok. Mekanlar boş olduğu için menüde fiyat ne ise onu ödüyorsunuz. Yiyip içtikten sonra bir sürprizle karşılaşma oranınız çok düşük. Tabii ki mekana girmeden önce kontrol etmekte fayda var. Anlaşılan bazı yerler kış ayı olsa bile uygulamalarından vazgeçmiyor.
Yeri gelmişken anlatayım.
İlk gün yemek için bir yer ararken Romanyalı bir amca çevirdi bizi. Masaya oturduktan sonra, konuşmalarımızdan Türk olduğumuzu anlamış. Gelip bin kere özür dileyerek, kulak misafiri oldum Türksünüz galiba dedi. Ben çok severim Türkleri, benim arkadaşlarım var dedi. Biraz sohbet ettik kendisiyle. Sonra masamıza başlangıç olarak köpüklü şarap ikramı geldi.
8- Şehir oldukça nemli. Adaların üzerindeki otellerde kalıyorsanız nem kokusu duymanız çok normal.
9- Şemsiyesiz dışa çıkmayın. Bir anda yağmura yakalanabilirsiniz. Biz 2 gün boyunca kuru bir şekilde gezdik. Gün boyunca güneş bize eşlik etti.
Bi cesaret geldi son gün iskele üzerinde poz verdim.
10- Yaz kış demeyin, leziz dondurmalardan tatın derim.
İşte benim gözümden Venedik. Venedik ambulansı bir yerden bir yere nasıl gider adlı videomu ve diğer resimlerimi bir sonraki yazımda paylaşacağım.
Herkese sevgiler.