Geçen hafta 4 günümü Porto'da geçirdim. Düzensizliğin içinde kendi ahengini yakalamış, sokakları turist kaynayan bir şehir Porto. Bizim gezimiz kültür turundan çok yeme içme odaklıydı. Deniz ürünlerine doydum diyebilirim. Porto gezilmesi zevkli ve zor bir şehir. Porto'nun yokuşları uzun yürüyüşler için biraz zorlayıcı olabilir. Çünkü sizi soluksuz bırakacak yokuşlara sahip. Ama gezmeden de ara sokakların keyfini çıkartamıyorsunuz. Bol bol dinlenerek gezin derim ben.
Sizin de gezi listenizde Porto varsa ve kendinize Porto'da gezilecek yerler neresi? Porto'da nereleri görmeliyim? Porto'da ziyaret etmesi zevkli yerler neresi? diye soruyorsanız, muhtemelen aşağıda yer alan maddeler işinize yarayacaktır.
1- Riberia Bölgesi
Unesco Dünya Miraslar listesinde yer alan bölge, rengarenk evleri, kafeleri, nehir manzarası ile şehirde ilk uğrayacağınız durak olmalı. Gece ve gündüz devamlı hareketli olan bu bölge fotoğraf çekmeyi sevenler için tam bir cennet niteliği taşıyor.
2- Luís I Bridge
Porto'ya gittiğinizde bu köprüyü görmeden, üzerinden geçmeden geri dönme ihtimaliniz yok. Köprüyü bu denli ünlü yapan şey ise mimarının Paris'in o meşhur Eyfel kulesini tasarlayan kişi olması. 45 metre yüksekliğinde olan bu köprüde aksiyon hiç bitmiyor. Öğleden sonra Porto'nun apaçileri (bu apaçi konusuna ayrıca değineceğim) köprüden kendinilerin nehrin soğuk sularına bırakıyorlar. Bunun için 1 € vermeniz yeterli.
3- Clerigos Kulesi (Torre Dos Clerigos)
Porto'yu 76 metre yukarıdan görmek isterseniz, 4 € ödeyip, 240 basamak çıkarım diyorsanız bu kuleyi gidilecekler listenize ekleyin derim. Altında bir kilise var. Giriş katına girmek ücretsiz. Üst katlarını kuleye çıkmak için aldığınız bileti kullanarak ziyaret edebilirsiniz.
4- Sao Francisco Kilisesi ( Igreja De Sao Francisco)
Porto'nun en görülesi kilisesi bu sanırım. İhtişamlı ve güzel bir manzaraya sahip. 14. yüzyıldan bu yana yapımı parça parça tamamlanmış. İçinde altın sarısı muhteşem işlemeler mevcut. Aslında eskiden kilise gezmeyi çok severdim. Bana farklı geliyordu. Lakin son iki senedir her adım başı kilise gördüğümden benim gözümde eski cazibesini kaybetti. Bu nedenle Porto'da yer alan diğer kiliseleri ziyaret etmedim.
5- Lello Kitapçısı (Livrario Lello)
Bir kitapçı nasıl olurda şehrin gezilecek yerleri arasında ilk beşe girer diye düşünüyorsanız hemen açıklayayım. Bunun iki önemli nedeni var. Birincisi harika bir mimariye sahip. 1906 yılında gotik bir yapı olarak tasarlanmış. İkinci nedeni ise Harry Potter'in yazarı J.K. Rowling bu kafede oldukça fazla zaman geçirmiş. İlk kitabını Porto'dan ve bu kafeden esinlenerek yazmış.
Tabii böyle ünlü bir kitapçı olunca da elinizi kolunuzu sallayarak kitapçıya giremiyorsunuz. iki dükkan yanında bilet satış yeri var. Kişi başı 4 € ödeyince kitapçıya giriş yapma hakkı kazanıyorsunuz. Eğer kitap alırsanız kasada sizi 4 € indirim bekliyor. Ben kendime Alice Harikalar Diyarında kitabının el yazması versiyonunu aldım. Bunun yanı sıra kitap ayracı koleksiyonuma bu kitapçıdan alınan bir ayraç eklemiş oldum. Kitapçının tek sıkıntı çok kalabalık olması. Çoğu kişi kitap almak için değil sadece fotoğraf çekmek için gelmişti.
6- Gaia Bölgesi (Vila Nova De Gaia)
Porto'dan ayrı bir şehir olarak kabul görsede, Douro Nehrinin öteki tarafında kalan bölge. Tüm şarap mahzenleri o bölgede yer alıyor. Ayrıca Porto'nun en güzel fotoğraflarını Gaia'dan çekersiniz. İsterseniz 15 € karşılığında nehir turuna da katılabilirsiniz. Bana soracak olursanız nehir turu çok da elzem değil.
7- Kristal Bahçesi (Crystal Palace Gardens)
İçinde yer alan sarayın bahçelerinden dolayı bu ismi almış, Porto'nun seyir tepelerinden biri denilebilir. İçinde devamlı bir aksiyon var. Biz gittiğimizde bir konser hazırlığı vardı. İçinde serbestçe dolaşan tavus kuşları da görülmeye değer. İnsanlara oldukça alışıklar. Sizinle birlikte gezinip duruyorlar ortalıkta.
8- Porto Plajları ( Praia De Matosinhos)
Atlantik Okyanusuna kıyısı olan bir şehir Porto. Gidip görülesi plajları var. Yeşil metro hattı ile plajlara ulaşım oldukça rahat. Porto'ya kadar gitmişken ayağınızı bir okyanusa sokun derim. Hatta mayolarınızı alırsanız girebilirsiniz bile. Filmlerde gördüğümüz çılgın dalgalar içinde sörf yapan kişileride yakından görebilirsiniz. Kilometrelerce uzunluğunda kum harikaydı. Gerçi ben yürürken biraz tedirgin oldum. Çünkü gelgitten dolayı kumun büyük bir bölümü ıslaktı. Muhtemelen bizim yürüdüğümüz yerler gece boyumuzu aşan su ile kaplıydı. Ay düşüncesi bile beli ürkütmeye yetiyor.
Bunlar benim Porto'da ziyaret ettiğim yerler. Bunun dışında ara sokaklarında gezip, fayans ve çini kaplı birçok güzel ev görme fırsatı yakaladım. Ayrıca Porto'nun yemek kültürüne hayran kaldım.
Yazının devamı ve işinize yarayacak ipuçları için
Bir apaçi cenneti Porto ve
Porto yemekleri adlı yazılarıma göz atmayı unutmayın.
Sevgiler.
✄----------------------------------------------------------------------