30 Nisan 2017
27 Nisan 2017
27 Nisan 2017
10:16
By Bir Tutam Karınca
Etiket: İç Ses , Kitap , Kitap Yorumları , Tanıtımlar
15 yorum
By Bir Tutam Karınca
Etiket: İç Ses , Kitap , Kitap Yorumları , Tanıtımlar
15 yorum
22. İzmir Kitap Fuarı
Kitap severler toplaşın. Bu yazı tam size göre. İzmir kitap fuarı, benim İzmir'de olduğum tarihe denk geldi. Bende yarattığı mutluluğu tahmin edebilirsiniz. İstanbul'da yaşadığım süre boyunca, kitap fuarına gidemiyordum. Neden mi? Çünkü bana çok uzaktı. Neyse konumuza dönelim hemen.
Pazartesi günü öğlenden sonra kitap fuarında soluğu aldım. Ulaşımı oldukça rahat. Ben araba ile gittim. Kocaman bir otoparkı var. Fuarda neredeyse tüm yayın evleri stand açmış. Bunun yanı sıra sahaflar da fuardaki yerini almış. Eski plak ve dergi severler için tam bir cennet. Hafta içi gittiğim için kalabalık değildi. Rahat rahat gezebildim. Ayrıca okulların, minik okuyucuları fuara getirdiğini görünce çok mutlu oldum. Bizim kitap okumayı sevebilen bir gençliğe ihtiyacımız var.
Fuar alanından birkaç kare fotoğraf ile başlıyorum.
Bu kartpostallara bayıldım. Çok ciciydiler.
Şimdi gelelim kitap fuarından aldıklarıma. İşi biraz abartmış olabilirim. Lakin kendime hakim olmuş halimle 23 kitap, 2 çizgi roman ve 1 çocuk kitabı aldım. Şimdi bunları Krakow'a nasıl götüreceğim sorunu baş gösterdi. Eğer öyle bir sıkıntım olmasaydı sanırım bu sayı ellileri hatta yüzleri bulabilirdi.
İşin en güzel kısmı başlıyor. Teker teker poşetleri açıp kitapları inci gibi masanın üzerine dizme faslından bahsediyorum. Hadi gelin, aldığım kitaplara birlikte göz atalım. Çok düzenli bir çalışma yaptım ve yayınevlerine göre ayırdım kitapları.
İletişim Yayınları:
Kitap İsimleri | Liste Fiyatı | Fuar Fiyatı |
Bizim Büyük Çaresizliğimiz | 17,5 TL | 14 TL |
Fakat Müzeyyen Bu Derin Bir Tutku | 8,50 TL | 6,80 TL |
Kırlangıç Dönümü | 22,5 TL | 18 TL |
Erken Kaybedenler | 16,50 TL | 13,20 TL |
Olduğu Kadar Güzeldik | 14,50 TL | 11,60 TL |
Sandık Odası | 27,50 TL | 22 TL |
Toplam | 107 TL | 85,60 TL |
İthaki Yayınları:
Kitap İsimleri | Liste Fiyatı | Fuar Fiyatı |
Kaplan! Kaplan! | 23 TL | 17,25 TL |
Kıyamete Bir Milyar Yıl | 12 TL | 9 TL |
Toplam | 35 TL | 26,25 TL |
Türkiye İş Bankası Yayınları :
Kitap İsimleri | Liste Fiyatı | Fuar Fiyatı |
Olağanüstü Bir Gece** | 8 TL | 6 TL |
Paris Sıkıntısı | 11 TL | 8,25 TL |
Mürebbiye | 9 TL | 6,75 TL |
Köpek Kalbi | 12 TL | 9 TL |
Toplam | 40 TL | 30 TL |
Can Yayınları:
Kitap İsimleri | Liste Fiyatı | Fuar Fiyatı |
İnsanlığın Yıldızının Parladığı Anlar | 14 TL | 9,80 TL |
Zorba | 19 TL | 13,30 TL |
Otranto Şatosu | 13 TL | 9,10 TL |
Veronika Ölmek İstiyor | 18,50 TL | 12,95 TL |
Ademoğlu Neredeydin? | 16 TL | 11,20 TL |
Toplam | 80,50 TL | 56,35 TL |
6.45 Yayınları:
Kitap İsimleri | Liste Fiyatı | Fuar Fiyatı |
Adroidler Elektrikli Koyun Düşler mi? | 19,50 TL | 13,65 TL |
Yüksek Şatodaki Adam | 24,50 TL | 17,15 TL |
Palmer Eldritch'in 3 Stigmatası | 18,50 TL | 12,95 TL |
Don Kişot Nasıl Yapıldı | 9 TL | 6,30 TL |
Toplam | 71,50 TL | 50,05 TL |
Farklı Yayınevlerinden:
Kitap İsimleri | Liste Fiyatı | Fuar Fiyatı |
Tıkanma | 20 TL | 15 TL |
24 Saat Açık Kitapçının Sırrı | 23 TL | 10 TL |
Cinayet Sırları | 20 TL | 5 TL |
Sandman Prelüdler&Noktürnler | 32 TL | 26 TL |
Babam Süt Peşinde | 15 TL | 11 TL |
Toplam | 110 TL | 67 TL |
Toplam fiyatı 444 TL tutarındaki kitapları fuar sayesinde 315,25 TL'ye satın aldım.
Yapmış olduğum alışverişten dolayı oldukça mutluyum.
*Çocuk kitabını yeğenim için aldım. Yakında filmi çekilecek bir kitap. Alır almaz da okudum. Oldukça güzel bir konusu var.
** "Olağanüstü Gece" adlı kitabı daha önce pdf formatında okumuştum. Fakat ev ahalisinin de okumasını istediğim için aldım.
Siz de İzmir'de yaşıyorsanız veya nisan ayının otuzuna kadar İzmir'e yolunuz düşerse, fuara kesinlikle uğrayın derim. Kitap severler için tam bir cennet. Bu arada son gün oluşacak kalabalığı göze alırsanız daha uygun fiyatlar ile kitap satın almanız mümkün.
Kendime ve herkese keyifli okumalar diliyorum.
✄----------------------------------------------------------------------
24 Nisan 2017
24 Nisan 2017
14:54
By Bir Tutam Karınca
Etiket: Bilim Kurgu , Epub , Kitap , Kitap Yorumları , Pdf Kitap , Yazarlar Hakkında
4 yorum
By Bir Tutam Karınca
Etiket: Bilim Kurgu , Epub , Kitap , Kitap Yorumları , Pdf Kitap , Yazarlar Hakkında
4 yorum
Marsta Zaman Kayması - Philip K. Dick
Bu yazımın konuğu bilim kurgu kitapların üstadı olan Philip K. Dick. Daha önce beş kitabını okuduğum için hiç tereddüt etmeden bu kitabını da okudum.
Marsta Zaman Kayması 1962 yılında yazılmış 370 sayfadan oluşan bir bilim kurgu.
2045 yılında Mars'ta koloni kuran insan ırkının orada yaşayanları köle edişini konu alıyor. Kurulan koloninin en büyük sorunlarından biri sudur. Eski Dünya'da yer alan kavgalar ve iktidar sorunları da yavaş yavaş yeni oluşum içinde kendini göstermeye başlamasıyla olaylar gelişiyor. Yeni oluşumda kusursuz bir ırk yaratma çalışmaları, şizofren tanısı konulan çocukları oldukça zor bir durumda bırakıyor. Bu süreç içerisinde eski bir şizofren olan tamirci Jack Bohlen'in hikayeye dahil olduğunu görüyoruz. İktidar hırsı içinde yanıp tutuşan Arnie Kott ile bir takım anlaşmalar yapıyor ve kitapta olayların akışı farklı bir yönde ilerliyor.
Kitaptan alıntılar;
Solup giden bir ırk için ne yapılabilirdi? Mars'ın yerli halkı için zaman, 60'larda ilk Sovyet gemisinin televizyon kameralarıyla birlikte gökyüzünde belirmesinden çok daha önce tükenmişti. Hiçbir insan grubu onları yok etmek için komplo kurmamıştı, çünkü buna gerek kalmamıştı. İlk başlarda muazzam bir merak kaynağı olmuşlardı. Çünkü onlar, uğruna milyarlar harcanan Mars'a ulaşma projelerinin sonucunda elde edilen keşiflerdi. Onlar dünya dışı bir ırktı.
Bir şey var ki, eğer biri intihar ettiyse adamın şunu bildiğinden emin olabilirsin: o, toplumun yararlı bir üyesi olmadığını biliyordur. Yüzleştiği asıl gerçeklik ve onu intihara götüren şet de budur; hiç kimse için önemli olmadığının farkına varmak. Emin olduğum bir şey varsa o budur. Bu bir doğa kanunu harcanabilenler de yok olurlar, bunu kendi elleriyle de yaparlar. Bu yüzden, bir intihar olayı duyduğumda uykularım kaçmıyor. Mars'taki doğal olarak nitelendirilen ölümlerin kaçının aslında intihar olduğunu duysan şaşarsın. Yani şunu demek istiyorum; içinde yaşadığımız çevre zalim ve acımasız. Yaşadığımız bu yer, uyumsuz olanı uyumlular içinden çıkarıp atar, ayıklar.
Kendilerini ilgilendiren bir şey söz konusuysa, zekidirler. Belki de bu, bize gerçek zekânın ne olduğunu görmekte yardımcı olur; zeki olmak, bir sürü kalın kitap okumak ya da uzun sözcükler bilmek değildir. Kendi yararınıza olabilecek bir şeyin farkına varabilmektir. Gerçek zekâ kullanışlı olabilmektir.
Yazar otoriteye uyum göstermeyen herkesin içinde bulunduğu tehlikeleri çarpıcı bir dil ile aktarıyor. Yazıldığı dönem göz önüne alınınca oldukça başarılı bir bilim kurgu olduğunu söylemek mümkün.
Okuma keyfinizi kaçırmamak adına çok fazla detay vermeden kitabı anlatmaya çalıştım.
Keyifli okumalar.
✄----------------------------------------------------------------------
16 Nisan 2017
Kahve bahane #1
Arada bir, belirli bir konu bütünlüğü olmayan dağınık yazılar yazmak geliyor içimden. O zaman başlık konusunda sıkıntıya düşüyorum. Düşündüm ve bir anda aklıma "kahve bahane" adlı bir seri oluşturmak geldi.
Bundan böyle bu seride; kahve bahane, yazmak şahane diyip içimden gelenleri yazacağım.
Krakow'dan İzmir'e geleli 17 gün oldu. İzmir günlerim hızla geçiyor. Düğün telaşı içindeyiz. Resmi olarak görümce olmama son bir hafta kaldı. Pardon bizim gelinin söylemiyle börülce oluyordum.
İki haftadır abiye kıyafet için girip çıkmadığım mağaza kalmadı. Hatta bir ara "yok bir şey bulamayacağım, acaba kumaş alıp diksem mi?" diye düşündüm. Umudumu tüketmişken bir kıyafet buldum. Bu işi de halletmiş olmanın mutluluğunu tam yaşayacaktım ki hasta oldum. Hava bir sıcak, bir soğuk. Ben de ne giyeceğimi bilemediğimden, üşüttüm sanırım. İki gündür halsizlik, boğaz ağrısı, baş ağrısı ve ateş ile uğraşıyorum.
Bu koşuşturmanın içinde e-kitap formatını bulamadığım kitapları okuyorum. İrfan Değirmenci'nin "Bir Uyuyup Uyanalım" adlı kitabını okudum. Onunla ilgili bir inceleme yazısını yakında yayınlayacağım. Kitap biter bitmez, daha önceki gelişimde alıp Polonya'ya götürmediğim " Golem ve Cin" adlı kitaba başladım. Kitabın arka kapağında dediği gibi " içinde kaybolacağınız büyülü bir masal". Oldukça akıcı güzel bir kitap. Günlük 100 sayfa okuma hedefim var. Şimdilik gayet emin adımlarla ilerliyorum.
Bu arada Nachnuch ile hiç ilgilenemiyorum. Aslında ne güzel çantalar tasarladım, diktim ve İzmir'e getirdim. Ama siz deyin tembellikten, ben diyeyim koşuşturmaktan halen fotoğraflarını çekip sosyal medya hesaplarımda paylaşamadım. Bu hafta bir günümü fotoğraf işine ayırmam lazım.
Düğün işini bitirdikten sonra belki minik bir kaçamak yapabiliriz. Öyle çok uzaklara değil canım. Alaçatıya gideriz biz.
Farkındayım yazı yazı değil, sebze çorbası gibi oldu.
Şimdilik benden bu kadar.
16 Nisan 2017 - Saat: 01.05
Bir sonraki kahve bahane serisinde görüşmek üzere,
Sevgiler...
✄----------------------------------------------------------------------
15 Nisan 2017
15 Nisan 2017
11:46
By Bir Tutam Karınca
Etiket: Epub , Kitap , Kitap Yorumları , Pdf Kitap , Yazarlar Hakkında
Hiç yorum yok
By Bir Tutam Karınca
Etiket: Epub , Kitap , Kitap Yorumları , Pdf Kitap , Yazarlar Hakkında
Hiç yorum yok
Hayalperestler Patti Smith
Hayalperestler'i kimin tavsiyesi üzerine okuduğumu şu an hatırlamıyorum. Bir şekilde okunacaklar listemde yerini aldığı için okudum. 92 sayfadan oluşan, çok dağınık bir şekilde kaleme alınmış kısa otobiyografi kitabı demek çok yerinde bir tanım olur. Belki Patti Smith'in hayat hikayesine hakim olan okuyucular için bir şeyler ifade edebilir. Ben de ise derin duygular yaratmayan bir kitap oldu.
Kimse olmadığı birine dönüşemez.
Bazı kitaplar için okunmasam da olurmuş diyorum. Sanırım bu kitap da o listede yerini aldı. Buna rağmen yazarın çocukluğuna ait anıları okumak isteyenler için güzel bir kaynak olduğunu söyleyebilirim.
Keyifli okumalar.
✄----------------------------------------------------------------------
8 Nisan 2017
Blog Sözlük İzmir Zirvesi
Blog sözlük projesinden daha önce bahsetmiştim. Sıcak, samimi ve düzeyli bir sözlük projesi olur kendisi. Gün geçtikçe büyüyor ve aramıza yeni yazarlar katılmaya devam ediyor. Ben de Blog Sözlüğe gönül veren yazarlardan biriyim. On aydır da sözlükte moderatörlük yapıyorum.
Sözlükte aylar önce bir başlık açılmıştı. Blog Sözlük İzmir zirvesi olsa güzel olur diye. Başlığı görünce neden olmasın dedim. Gelmek ve tanışmak isteyen yazarlar ile vakit geçirmek güzel olur diye düşündüm. İzmir'e adım atar atmaz buluşma için kolları sıvadım. Dün akşam ise bu büyük buluşma gerçekleşti. Açıkcası ilk başta biraz tereddüt ettim. Acaba ortam nasıl olacak, sohbet akacak mı? Bunlar buluşma yerimize giderken kafamda dönüp duran sorulardı. Ama tüm tereddütlerimin boşuna olduğunu ilk yarım saatte anladım. Çünkü zirveye katılan tüm yazarlar çok içten ve sıcak kanlıydı. Laf lafı açtı. Sohbet uzadıkça uzadı. Küçük çekilişler yaptık ve 3 şanslı yazarımıza kitap hediye ettik.
Herkesin keyif aldığı güzel bir organizasyon oldu. Tabiri caizse, tadı damakta kaldı.
En kısa sürede yeni bir toplantı ayarlamak farz oldu.
Eğer siz de Blog Sözlük ailesine katılmak isterseniz bana iletişim bölümünden mesaj atabilirsiniz.
Blog sözlük nedir?
✄----------------------------------------------------------------------
Huckleberry Finn'in Maceraları - Mark Twain
Blog Sözlük okuma etkinliğinin daimi katılımcısı olarak, seçilen tüm kitapları okumaya özen gösteriyorum. Huckleberry Finn'in Maceraları da etkinliğin 6. kitabıydı.
Kitap 1884 yılında yazılmış 367 sayfadan oluşan bir macera romanı.
Tom Sawyer'in arkadaşı olan Huck ayyaş babasından kurtulmak için bir kaçış planı düzenler. Eğer planında başarılı olabilirse herkes Huck'ın hayatını kaybettiğini zannedecektir ve Huck istediği özgürlüğü elde edebilecektir. Yolculuğu sırasında kendisi gibi kaçak olan zenci köle Jim ile yolları kesişir. Birlikte macera dolu bir yolculuk yapmaya başlarlar. Tek istedikleri özgürlüklerine kavuşmaktır. Bu arada uğradıkları yerlerde yeni yol arkadaşları edinirler. Bu yeni yol arkadaşları yüzünden oldukça zor durumlarda kalırlar. Bu zorluklar içinden sıyrılıp, özgürlükleri için seyahatlerine devam etmeyi başarırlar. Kitabın sonlarına doğru yolları Tom Sawyer'in teyzesi ile kesişir. Böylelikle büyük bir hayalperest olan Tom da kitaba dahil olur. Ondan sonrası ise akıl almaz olaylara gebedir.
Tek istediğim bir yerlere gitmekti; sadece değişiklik istiyordum, belli bir yere gitmek değildi amacım.
Yeni dul bayan ya da rahip dua edince işe yarıyordu, ama benim gibiler edince bir şey olmuyordu, anlaşılan sadece doğru kişiler dua edince işitiliyordu.
Doğruyu yapmaya öğrenmeye çalışmamın boşa olduğunu anlamıştım; küçükken iyi terbiye almayan, yol yordam öğrenmeyen bir insan ne kadar çabalarsa boş.Bu son zamanlarda okuduğum ikinci macera kitabıydı. Sanırım yolculuk kurgusu içinde yazılmış kitaplar beni tam anlamıyla içine çekmiyor.
Tabii burada " Don Kişot" yapıtını tenzih ettiğimi belirtmeliyim.
Keyifli okumalar.
✄----------------------------------------------------------------------
5 Nisan 2017
Van Gogh Tiyatro Oyunu
Van Gogh ( Tek kişilik oyun ) |
İzmir'e gelmeden önce biletini aldığım bir tiyatro oyununu izledim dün akşam. Hakan Gerçek'in tek kişilik performansıyla dolu dolu geçen 2 perdelik bir oyundu.
Vincent Van Gogh'a hayran biri olarak bu oyunu izlemeyi çok istiyordum. Perde aralandığında acı dolu bir hayat serüvenine sahip olan Vincent Van Gogh'un hayatının içinde buluyorsunuz kendinizi. Resim çizmeye başlamasından intihar ettiği süreye kadar geçen dönemi, çıldırışını sahnede görüyorsunuz. Seneler önce Theo'ya Mektuplar adlı kitabını okumuştum. Oyunun içinde Vincent Van Gogh'un, kardeşi Theo'ya yazmış olduğu bu mektuplardan alıntılar vardı.
Oyun hakkında küçük bir eleştirim olabilir. Tiyatro severler bilir. Tek kişilik oyunlar biraz ağırdır. Odaklandığınız tek kişi vardır. Yardımcı unsurlar ( sahne dekoru, ışıklar ve müzik ) oyuncuya eşlik eder. Sahne dekorunu çok beğendim. Sahnenin tam ortasında Van Gogh'un tablolarını yansıttıkları bir ekran vardı. Çizmiş olduğu tabloların çıkış hikayelerini dinlemek beni oldukça etkiledi. Müziklerin bazı bölümlerinde kullandıkları bebek sesi beni rahatsız etti. Sahneye yakın bir koltukta oturmama rağmen, müzik sesleri yüzünden oyuncunun sesini duymak biraz güçleşti. Oyunda ışıklar çok doğru yerlerde ve dozunda kullanılmıştı. Ayrıca Van Gogh tablolarında görmeye alışık olduğumuz mumların, sahne dekorunda yer alması çok ince ve hoş bir ayrıntıydı. Büyük bir sevgi ve emek ile hazırlanmış güzel bir oyundu.
Bir yüzden sevgi çıkarılabilir mi ya da bir yüze sevgi eklenebilir mi?
Kendimin resmini yapıyorum, kendimi bulmak için. Resim yapmayı, aramayı sürdürüyorum. Her portre benim bir parçam çünkü, ama hiç biri tam olarak ben değilim.
Tiyatrogerçek sitesinden alıntıdır. |
Tiyatrogerçek tarafından sahnelen oyunu izlemek isterseniz şanslısınız. Bu sıralar turnedeler. Oyun birçok ilde tiyatro severler ile buluşacak. Oyun biletini biletix adlı siteden alabilirsiniz. Ayrıca twitter hesaplarında, hangi ilde olacaklarını duyuruyorlar.
Ülkemizde tiyatronun hak ettiği değere ulaşması dileğimle bir yazımın daha sonuna geldim.
Yeni yazılarda görüşmek üzere.
Benim resim çizme serüvenimi okumak isterseniz Beyni oyalamanın birçok yolu adlı yazıma göz atabilirsiniz.
Sevgiler.
✄----------------------------------------------------------------------
Etiketler
İç Ses
(
291
)
Hayatın İçinden
(
226
)
Yaşama Sanatı
(
170
)
Kahve Bahane
(
119
)
Yaşam
(
115
)
Nachnuch Bags
(
104
)
Çanta Dikimi
(
99
)
Krakow
(
91
)
Polonya
(
72
)
Gezi Notları
(
67
)
Yurt Dışı Gezi Rehberi
(
62
)
Live
(
61
)
blog
(
60
)
Polonya Hakkında
(
59
)
Hobi
(
52
)
Kitap Yorumları
(
49
)
Moda
(
48
)
Kraków
(
44
)
Avrupa Gezileri
(
33
)
Sinema - Tiyatro - Dizi
(
31
)
Tanıtımlar
(
30
)
Pdf Kitap
(
26
)
Mekanlar
(
24
)
Epub
(
23
)
Yemek Tarifleri
(
19
)
Dubai
(
9
)
İtalya
(
9
)
Prag
(
6
)
Beyrut
(
5
)
Bilim Kurgu
(
5
)
Yılbaşı
(
5
)
Londra
(
4
)
Roma
(
4
)
Wroclaw
(
4
)
Brüksel / Amsterdam
(
3
)
Paris
(
3
)
Portekiz
(
3
)
Porto
(
3
)
Tüketim
(
3
)
Escape Room
(
1
)
Hygge
(
1
)
Para biriktirmek
(
1
)
Paradoks
(
1
)
- Bir Tutam Karınca
- Mam na imię Yasemin. Jestem z Turcji. Mieszkam w Stambule, a teraz w Krakowie. Mówię po turecku i angielsku znam też trochę po polsku. Z zawodu ksiegowa. Moje ulubione słowa oczywiście :) Interesuję się literaturą i sportem. Lubię kawę. Uwielbiam mój rower.