27 Mart 2013

26 Mart 2013

Dubai gezi notları 1.gün 2. kısım

Evet nerede kalmıştım.


 Metro ile Burjuman'a gittik. Metro durakları şahaneydi. Pırıl pırıl.

 Metrodan sonra yürüyerek Bastakiya'ya  geçtik. Burası eski Dubai yerleşim alanı. Şu an içinde birçok sanat galerilerini, kafeleri ve ilginç dükkanları barındırıyor.


 Bu güzel ve tarih kokan dar sokaklardan çıktıktan sonra Dubai müzesini gezmeniz mümkün. Ama bizim aklımız baharat çarşısında olduğundan içine girmeyi düşünmeden hedefe doğru ilerledik.
Yürürken o meşhur otobüs duraklarını rastlayınca fotoğraflamadan edemedim. Evet adamlar hepsine klima yerleştirmişler. İçeride oturuyorsunuz serin serin.

Su taksisini kullanarak Deira old souk'u geçtik. Bizim Eminönü kıvamında bir yer.





 Eski çarşıda baharatçıları gezdik. Safran ve İran körimizi aldık. Safranın gramı 10 dirhemdi. Tatil dönüşü Pilav da yaptım. Süper oldu. iyi ki almışım. Çok farklı baharatlar vardı. Nerede ne zaman kullanılacağını bilemediğimden alamadım.
 Annecim deve derisinden yapılma terlik denedi. Çok güzel işlemişlerdi. Ama çok sert giyilmez bu dedi. Almadık. Aslında ucuzdu. 35 dirhem. Süs olarak bile alınabilirdi.
Her yerde, gidince Paşmina alın diye okuyordum. Her köşe başında çakması var. Orjinali ise bir hayli pahalı. Pahalı olmasının yanı sıra kullanılmaz gibi geldi bana.Yün kazak giyemiyorsanız bunu hiç boynunuza saramazsınız. Koyunun boyun bölgesindeki kıllardan yapılıyormuş.
 Eski çarşıdaki gezimizin ardından, hemen yanında yer alan Deire Gold Souk gittik. Biraz altın modellerine de göz gezdirdikten sonra Taksi ile Deira City Centre geçtik. Mağazaları gezdik. Bir hayli yorulmuştuk. Yemeğimizi yedikten sonra otelimize döndük. Önceki geceden de uykusuz olduğumuz için erkenden odalarımıza çekildik.Uykumuzu alıp erken kalkmamız lazımdı. Çünkü, gitmeden önce Dünyanın en yüksek binasına çıkmak için biletlerimizi almıştık. Bruj Khalifa'dan Dubai seyri bizi bekliyordu.

Devamı için : Dubai gezi notları 2.gün 1. kısım adlı yazımı okuyabilirsiniz.



Paylaş:

22 Mart 2013

Tatil bitti.

Bugün sabah tatili bitirip döndük. Dubai hakkında uzun uzadıya yazmaya kararlıyım. Çok ön yargılı gittim. Gördüklerime inanamadım. Her şey çok güzeldi. Bol bol resim çektim. Hepsini paylaşacağım. En güzeli de Mart ayında denize girebildim. Bugün ise İstanbul'da karşılaştığım hava berbattı. 30 derecelerin üstüne, bu hava  hiç iyi gelmedi. Hadi kalın sağlıcakla..
Paylaş:

15 Mart 2013

Hayatın Kaynağı Ayn Rand




925 sayfa. Evet evet yanlış yazmadım. O kadar kalın bir kitap ki kızlar tuğla gibi diyor. Tavsiye üzerine aldım. Uzun zaman okunmayı bekledi. Her seferinde gözüme ilişiyordu. Bu hafta artık kitabı okumaya başladım. Nasıl akıcı bir kitap. Tuğla gibi olduğuna bakmayın. Konu mimarlık mesleği üzerine. Mimar olan 2  karakterin hayatlarını anlatıyor. Konuyu tam olarak anlatamıyorum. İkiyüzlü sayfalardayım. Bitirince detaylı bir özet geçmeyi düşünüyorum. Tek sıkıntılı yanı tasvirleri oldukça fazla. Yazar biraz daha yalın bir yazım tarzı seçseymiş daha iyi olurmuş.
Paylaş:

Tatil başladı.

Bir haftalık tatilime resmen başlamış bulunuyorum. Dubai uçağımız pazar akşamı. Ben halen bavul hazırlamadım. Üşeniyorum. İstanbul'da yağmur yağarken valizi yazlık giysilerle dolduracak olmak çok garip geliyor bana. Yarın hazırlarım artık. Bu sefer farklı bir deneyim bizi bekliyor. Kışın ortasında yaz tatili yapacağız. Şimdiye kadar her şeyi sorunsuz hallettik. Umarım sorunsuz bir şekilde biter. Bekle bizi Dubai biz geliyoruz :)
Paylaş:

12 Mart 2013

Bezirgan İstanbul Halk Tiyatrosu


Pazartesi iş çıkışı Moliere'nin Tartuffe adlı eserini sahnelendiği Bezirgan'ı izledim. Orgon adlı adamın kilisede tanıştığı Tartuffe adlı bir düzenbazı, din adamı zannederek evine davet etmesiyle yaşanan bir takım olaylar dizisini konu alıyordu. Dekor ve kullanılan maskeler çok ilgi çekiciydi. Kim hazırlamışsa eline sağlık. Cam oyunundan sonra özel tiyatro izlemeyeceğim dediğimi biliyorum. Fakat kadro beni kendine çekti.
Cem Davran'ı daha önce şehir tiyatrosunda izlemiştim. Oradaki performansı da çok iyiydi. Dün yine hem güldürdü, hemde düşündürdü. Kukla ile olan sahneleri müthişti.
Şebnem Bozoklu'yu bir de tiyatroda izleyin derim. İkinci perdede resmen oyunun kraliçesiydi. Rolünü taçlandırdı.
Erkan Can'ın rolü ise çok kısaydı. Evin büyük annesi olarak ilk perdenin başında ve oyunun sonunda olmak üzere toplam 5 dakika kadar görebildik kendisini.
İnsanların daima bir maske ile dolaştıklarını ve sadece bir anlık kendileri olabildiğini, sonra tekrar maskelerini taktıklarını düşünüyorsanız; bu oyunu izlemek için geç kalmayın derim.
Ve dün bayıldığım Şebnem Bozoklu repliği veda etmeyi bir borç bilirim.
"Benim bir tarzım, stilim, üslubum var."

Paylaş:

9 Mart 2013

Blogdaşım Olur musun?

Günaydın. Kahvaltıdan sonra bir bakıyım dedim. Kırmızı rujlu kızın yazısına takıldım. Çok eğlenceli bir işe kalkışmışlar. Bende olmasam olmaz dedim ve hemen düzenlemeleri yaptım. Şimdi size anlatıyorum.
Bu yazının yorum bölümüne kendi linklerinizi yazın.Sonra sağda gördüğünüz gibi bir "Blogdaşlar" bölümü açın. Benim linki de oraya yazın. Böylece sizi takip edenlerin benim bloguma ulaşma şansı, beni takip edenlerin sizin blogunuza ulaşma şansı doğsun. Böylelikle daha çok, daha farklı ve eğlenceli bloglardan haberdar olabiliriz. İyi hafta sonları...

Paylaş:

8 Mart 2013

Yeni Bir Oluşum

Yaptığım iş hayallerimi gerçekleştirmeye engel değil. İnsan bir şeyler yapmayı yeterki kafasına koysun. İlk önce ruhu hazırlamak lazım. Gerisi zaman içinde gelişir diye düşünüyorum. Polyanacılık yapma derseniz anlarım. Peki yaparsam ne kaybederim ki? Bence hiçbir şey. Denemeden göremem ki. İlerleyen yıllarda dikiş dikerek bunu dünyadaki insanlarla paylaşmayı planlıyorum. Dün aklımda olan marka ismime ait site adresimi aldım. İlk etiketlerimi sipariş ettim. Heyecanla gelmesini bekliyorum. Zaman akıp giderken bir şeyler yapabilmenin mutluluğunu yaşamak istiyorum. Çok şey mi istiyorum?
Paylaş:

5 Mart 2013

4 Mart 2013

Elbise Provası

İşin en zor kısmı benim için prova. Tek başına çok zor. Mart ayında yayınlanan burdadan çıkardığım elbisemi provaya hazırladım. Şuan için bir sorun yok gibi. Sıra dikmeye geldi. Uzun aradan sonra dikiş dikmenin bazı sıkıntıları var tabi. Bazı püf noktaları unutmuşum. Diktikçe aklıma geliyor. Bu aralar yakalara takmış durumdayım.İstediğim gibi yaka çalışamıyorum. Atladığım bir yer var kesin ama neresi hatırlayamıyorum.


Paylaş:

1 Mart 2013

Dubai için geri sayım başladı.

Dubai için geri sayım başladı. Hafta sonu kıyafetlerimizi ayarlamam lazım.  Ortalama sıcaklık 25-30 dereceymiş. Biletlerimizi THY aldık. Vize işlemlerini de THY sitesinden hallettik. Aldığım en kolay vize oldu kendileri.. Diğer vizeler için evrakları ıslak imzalı istiyorlar. Üstüne birde parmak izi , resim filan bir günümüz gidiyordu. Bu sefer tüm evrakları tarayarak gönderdik. 1 hafta sonra vizemizi mail attılar. Çıktıları kapıda göstermemiz yeterli olacakmış. Gideceğimiz yerler hakkında  önceden bir araştırma yaparım. Gideceğimiz, yapacağımız şeylerin bir listesini oluştururum. Maalesef  Dubai'yi araştırmak çok kısır bir döngüde kaldı. Her yerde büyük alışveriş çarşılarından bahsediliyor. Alışveriş cenneti olduğunu vurguluyorlar. Gidip döndükten sonra çok ayrıntılı bir yazı yazmaya karar verdim. Benden sonra gidecek olanlara iyi bir kaynak olmak istiyorum.
İşten güçten o kadar bunalmış durumdayım ki; böyle bir tatil ilaç gibi gelecek. Yeni yerler görmeyi, farklı kültürleri tanımayı çok seviyorum. Heyecanlıyım.
Paylaş:
Fotoğrafım
Mam na imię Yasemin. Jestem z Turcji. Mieszkam w Stambule, a teraz w Krakowie. Mówię po turecku i angielsku znam też trochę po polsku. Z zawodu ksiegowa. Moje ulubione słowa oczywiście :) Interesuję się literaturą i sportem. Lubię kawę. Uwielbiam mój rower.