28 Aralık 2024

Kahve Bahane #Yıl Sonu



Ben de isterdim yılın son kahve bahane yazısını, mis gibi kokan bir kahve eşliğinde yazmayı. Fakat bazen, hatta çoğu zaman işler planlandığı gibi gitmiyor. Bundan mütevellit masamda ıhlamur, midemde ilaçlar, tüm vücudumda iki gündür yüksek ateşin vermiş olduğu halsizlik ile yazıyorum bu satırları. Kahve içmeyeli de üç gün olacak. 

Yılın bu zamanını iple çekiyordum aslında. Aylardır gelmesini beklediğim kardeşim gelecek ve ben onunla yapılacaklar listeme bir bir tik atacaktım. Gelin görün ki öyle olmadı. Kardeşimle 5 gün geçirdim. Listede yapılacaklar da yarım kaldı. Şimdi umudum en azından yılbaşına kadar toparlayabilmek. Ve yılbaşına sağlıklı girebilmek.

Az biraz enerjim varken hızlıca bir 2024 analizi yapalım. Adettendir. Her sene bunu yaparım. 

2024 yılında bol bol bisiklet sürdüm. Krakow'da bu sene hava oldukça iyiydi. Ben de bunu değerlendirdim. Halen çok soğuklarda bisiklet sürmeye alışamadım. Belki ilerleyen senelerde ona da alışırım. 

2024 yılında 6 senedir görmediğim arkadaşlarımla buluşmak için İstanbul'a gittim. Öyle güzeldi ki tadı damağımda kaldı. Artık Krakow'dan İstanbul'a direkt uçuş başladı. Bundan böyle daha sık gitmeyi ve hasret gidermeyi düşünüyorum. 

2024 yılında bol bol spor yaptım. Kas kütlemi bayağı arttırdım. Bu, bisiklet sürüş performansımı da olumlu yönde etkiledi. 

2024 yılının başlarında lehçe öğrenmeye başladım ve yine yarım bıraktım. Hep aynı şeyi yapıyorum. Bir yere kadar gelip bırakıyor ve ara verince yine geriliyorum. Resmen bir kısır döngüdeyim.

2024 yılında 53 kitap okudum. Bu sene hedefim çok düşüktü. Lehçe çalıştığım süre boyunca hiç kitap okumaya zaman ayıramadım diyebilirim. 53 kitabın çoğunu yıl ortasından sonra okudum. 

2024 yılında bir farklılık yapıp kendi başıma bir tatile çıktım. Kendime bir tatil arkadaşı da buldum. Pek de sevdim. 2025 yılında da yeni tatil planları yapacağım gibi gözüküyor.

2024 yılında iş yerinde artık kendimi oldukça iyi hissediyorum. İngilizler bana ben de onlara alıştım. Artık ingilizce ile aramdaki buzları da erittim. 2023 yılı çok sancılıydı. Artık o dönemi tamamen atlattım. Kendi düzenimi kurdum.

2024 yılında hep istediğim helix piercing işini de araya sıkıştırdım. Hep çok acıyacak düşüncesiyle erteliyordum. Şimdi keşke daha önce yaptırsaymışım diyorum. Sırada tragus olabilir. Emin değilim. Kulak içi kulaklık kullandığım için kullanımı nasıl olur bilmiyorum.

Böyle hızlı bir özetle bakınca 2024 yılı fena geçmemiş diyebilirim. Aslında gelecek yıldan beklentimi ne kadar az tutarsam o kadar çok keyif aldığımı gözlemledim. 2025 yılından beklentin ne derseniz, önce sağlık ve huzur derim. Gerisi elbet bir şekilde halledilir. 

2025 yılından bir beklentiniz varsa, umarım bir an önce gerçekleşir. Sevdiklerinizle ve sizi sevenlerle geçireceğiniz güzel bir yıl dilerim. 

2024 yılının son kahve bahane yazısı da böylelikle biter. Bir sonraki kahve bahane yazısında görüşünceye dek şen ve esen kalın. 

Kendinize özen göstermeyi ihmal etmeyin. Öncelik her zaman sizsiniz. Bunu unutmayın. 

✄----------------------------------------------------------------------
Paylaş:

7 Aralık 2024

Kahve Bahane #Odak




Bu kahve bahanenin odak noktası yazarın aklından tam da şu an geçenler olsun. Hava artık iyice soğudu, bundan mütevellit sabah yürüyüşlerim bir nebze zor oluyor. Her şeye rağmen güne bir aktivite ile başlamayı seviyorum. Çalışırken odaklanmamı arttırıyor. 

Bu hafta bir gün ofise gittim. Pandemi sonrası evden çalışıyorum, bu durumdan da oldukça memnunum. Ofisi hiç ama hiç özlemediği itiraf etmeliyim. 

Daha önce bahsetmiştim. Eskiden çok yoğun yaşadığım duyguları artık aynı yoğunlukta hissetmiyorum. Sevmek, özlemek, üzüntü, kaygı, endişe, pişmanlık gibi... Zamanında duygu yoğunluklarım yüzünden oldukça yıprandığımı fark ettim. 

İnsan ne yapıyorsa kendi kendine yapıyor derler ya. Bu kesinlikle doğru. Tabi ki kafamı meşgul eden şeyler var. Fakat onların akışı etkilemesine izin vermiyorum artık. 

Her yıl başı yaklaşırken yeni kararlar alıyorum. Bu sene aldığım karara içten içe gülüyorum. Ama bir yandan da artık yapmalıyım diyorum. Lehçe öğrenme serüvenime devam etmeye karar verdim. Bak tam şu anda bile bir gülme geldi. Bu sefer bu son deneyişim olacak. Yani anlayacağınız ya olacak, ya da sonsuza kadar lehçe defterini kapatacağım. Çünkü böyle bir belirsizlikte kalma durumu beni yıpratıyor. 

Denize düşen yılana sarılır misali, lehçeden kaçıp ingilizceye sığındım ki ben ingilizceyi hiç sevmezdim. (şimdi ekmeğimi ingilizce bildiğim için kazanıyor olmam da ayrı bi yazının konusu olacak kadar komik bence) Bu aralar harıl harıl ingilizce roman okumaları yapıyorum. Geçen hafta kendime iki yeni kitap aldım. Artık zevkle, uzun uzadıya ingilizce okumalar yapıyorum. 

Zevkle yaptığım aktivitelerden biri de spor tabii ki. Artık spor benim hayatımda yemek yemek, uyumak gibi bir aktivite. Yani yapmadığımda hayatımda bir şeylerin eksik olduğu hissine kapılıyorum. Malum havalar soğuyunca bisiklet depodaki yerini aldı. Ben de bu hafta spor salonunda pedallamaya başladım. Gelecek sezona hamlanmamış olurum. Seneye artık ciddi manada uzun sürüşler yapmayı planlıyorum. Belki başka ülkelere gidip orada da birkaç rota denerim. 

Buraya kadar yazdım fakat tam da bu noktada odaklanmamı kaybettim. Devam edersem bundan sonrası zorlama yazılmış olacak. Artık yazmanın bir manası yok. Burada bırakmalıyım. 

Bir sonraki yazıda görüşünceye dek şen ve esen kalın. 
Güzel şeylere odaklanmayı da ihmal etmeyin. 

✄----------------------------------------------------------------------



Paylaş:
Fotoğrafım
Mam na imię Yasemin. Jestem z Turcji. Mieszkam w Stambule, a teraz w Krakowie. Mówię po turecku i angielsku znam też trochę po polsku. Z zawodu ksiegowa. Moje ulubione słowa oczywiście :) Interesuję się literaturą i sportem. Lubię kawę. Uwielbiam mój rower.