27 Kasım 2015

Biraz oradan, biraz buradan yazalım bakalım.


Kışın içimden hiç olumlu şeyler yazmak gelmiyor. Sanırım kış boyu pesimist yazılarla dolu olacak blogum.
*Krakow'a geldiğimden bu yana dikişe ara verdim. Nedense makineyi açasım, kumaşları sağa sola savurasım yok hiç. Etraf böyle derli toplu iken kim bozmak ister :) Bol bol pinterest'te vakit geçiriyorum. Fikir var lakin icraat yok. Yine elim boş durmuyor tabii. Kazak örüyorum kendime. Onu bitirince bir tane hırka örmeye niyetim var. Acep örme çanta işine mi girişsem. Etraf derli toplu kalmaya devam eder :)
*Hava buz gibi. Dışarı çıkmak için kendimi ruhen hazırlamam zor oluyor. İngilizce kursu araştırıyorum. Bir kaç yere mail attık. Onlarda haftada iki gün. Ben yoğun bir kurs olsun istiyorum. Ne yapıyım haftada iki gün kursu. Ay ne havalandım iki gram ingilizce bilince kurs beğenmiyor oldum :) Bazen de boşver ingilizceyi başka bir dile git diyor içimdeki çok bilmiş :)
* Dün çalışma masamınız yerini değiştirim.Tam camın yanına taşıdım. Zaten evde yerini değiştirebildiğim tek şey kendisi :). Arkamda da kalorifer peteği var. Şimdilerde evde en sevdiğim yer.
*Her gün düzenli ingilizce çalışmaya başladım. Harika bir kaynağa sahibim. Murat Kurt'un bir kitabı ile çalışıyorum. Grammer kitapları içinde en sevdiğim kitap olur kendisi. Bol bol dizi izleyin diyorlar ama pek istikrarlı değilim o konuda. Bir kaç bölüm izleyince sıkılıp bırakıyorum.
*İş hayatına biraz biraz özlem duymaya başladım. Bankayı filan özlediğim yok. Sadece çalışınca daha düzenli bir yaşamı oluyor insanın. Bu süre zarfında bunu anladım. Tüm zaman aralığı benim olmasına rağmen, çalıştığım günlerde yaptığımdan daha az şey yapıyorum. Sanırım bunun adı "rahat batması" oluyor.


Paylaş:

4 yorum :

  1. Ay ozendim bu dil kursu istegine. Haftada iki gun gercekten bir ise yaramiyor. Hele kisin dedigin gibi insanin cani hicbirsey yapmak istemeyince iki gunde ogrendiklerini tekrarlamak istemiyorsun boylece o iki gun bosa gecirilmis zaman oluyor:) Tecrubeyle sabit.
    Bende bu aralar italyancaya takmis durumdayim acaba bendemi gitsem? Dur bak gaza geldim, gidiyorum!!! :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. İtalyancayı evde çalışıyordum bi ara. Bir çok kelime öğrendim. Cümle kurma kısmına daha geçemedim. Telefonuma " Memrise" diye bir program indirdim. Gayet kullanışlı. Bir de Duolingo dan ingilizce- İtalyanca çalışmıştım bir zamanlar. O da eğlenceli hem ingilizce pratik yapmış oluyorsun. Hem de İtalyanca birşeyler öğreniyorsun :)

      Sil
  2. Merhabalar, hayatın içinden bu tür kişisel yazıları çok seviyorum :) Odada yer değiştirmek falan güzel şey, özellikle de çalışma masası olunca ^_^ Bu arada macbook bir harika :) batarya içe gömülü değilmi ? Entegre batarya yani. Kullanım olarak nasıl kullanıyorsun peki ? Yani şarjı doldurup bitine kadara kullanıyor ve bitince tekrar dolduruyor musun, yoksa keyfine göre şarjı olsa bile pirize bağlı kullanıyor musun ? Bunu çok merak ettim ^_^

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Ben genelde batarya bitene kadar kullanıyorum. %10 düşünce yeniden şarj ediyorum. Film izlerken genelde şarja takılı oluyor. Ruh halime göre değişiyor :):)

      Sil

*Bloglar yorumla beslenir. Yorumlarınızı eksik etmeyin.
*Lütfen yalnızca yazı ile ilgili yorumlar yazın. Link bırakıp kaçmayın.
*Yazının konusu dışında sormak veya iletmek istediğiniz bir şey varsa İletişim formunu kullanın.
Sevgiler.

Fotoğrafım
Mam na imię Yasemin. Jestem z Turcji. Mieszkam w Stambule, a teraz w Krakowie. Mówię po turecku i angielsku znam też trochę po polsku. Z zawodu ksiegowa. Moje ulubione słowa oczywiście :) Interesuję się literaturą i sportem. Lubię kawę. Uwielbiam mój rower.