4 Aralık 2017

Mükemmel Şehir Nowa Huta


Bu hafta sonu Krakow'un 15 kilometre uzağında yer alan Nowa Huta'yı ziyaret ettim. Nowa Huta'da yaşayan bir arkadaşım sayesinde gezerken tarihini dinleme şansına eriştim. Başlık için "Mükemmel Şehir" tanımını neden kullandığıma gelecek olursak; Nowa Huta tarihte önemli bir yere sahip.

1945 sonrasında Sovyet Komünizmi örnek alan Polonya, 23 Haziran 1949'da "Mükemmel Şehir" sloganı ile Nowa Huta'nın inşasına başlamış. Öyle ki şehir kurulmadan önce sinema, tiyatro, okul, hastane binalarının yanı sıra yapay gölün bile yapımı planlanmış ve plana sadık kalınarak inşa edilmiş. O nedenle oldukça düzenli bir mimariye sahip ve günümüzde bile Krakow'un en yeşil yeridir.


İşçiler canla başla Nowa Huta'nın inşasında çalışmışlar ve 1952 yılında Krakow ile Nowa Huta arasında ilk tramvay bağlantısı oluşturulmuş. O bağlantı sayesinde, bugün Krakow'un merkezinden Nowa Huta'ya ulaşım 25 dakikada gerçekleşmiş oluyor.

Gezimin ilk durağı Komünist müzesiydi. Eski sinema binasını müzeye çevirmişler. Nowa Huta'da yer alan binaların zeminlerinde sığınaklar mevcut. Ben de müze gezimizi o sığınakların içerisinde dolaşarak tamamladım. İnsanların olası bir saldırı için nasıl hazırlandıklarını görmek enteresandı.



Haberleşmek için her yol mübah dedikleri bu olsa gerek.


Aşağıdaki harita Polonya'nın 2. Dünya savaşı öncesi ve sonrası topraklarını gösteriyor. Doğudan biraz Batıya kaymış. Eğer kaymamış olsaydı; Lviv bugün Polonya'nın bir ili olurken, Wroclaw halkı biz Polonyalıyız diyemeyecekti.


Bu fotoğrafları sığınakta çektim. Burası bir revir.






O zamanlarda polis görevini üstlenen Milicja teşkilatının kalkanı. Polonya halkı dinine çok bağlıymış ve halen çok bağlı. Nowa Huta ise "Tanrı olmayan şehir" olarak inşa edildiğinden, içinde bir kiliseye yer yokmuş. İnsanlar 1957 yılında seslerini çıkarmaya başlamışlar ve bir kilise istediklerini dile getirmişler. Yöneticiler ise bir binayı kilise olarak kullanabilecekleri müjdesini vermiş. Bununla yetinmeyen halk binanın önüne kocaman bir haç yerleştirince kızılca kıyamet kopmuş. Milicja haçı yerinden sökmüş. Ve bu olay sonrası 1960'larda ayaklanma çıkmış.


Sancılı geçene yıllar sonrasında 1980'lerde Solidarnosc kurulmuş. Sendika görevi yapan bu oluşum hızlı bir şekilde büyümüş. Sendikayı arkasına alan işçiler ise hararetli sokak gösterilerine başlayarak haklarını aramışlar, rejimi eleştirmişler.


Nowa Huta'nın önemli iki sembolü var demek yanlış olmaz sanırım. Biri 1973 yılında inşa edilen Lenin anıtı. Bir diğer ise 1954 yılında kurulan Lenin Demir Çelik Fabrikası.

Lenin heykeli 16 yıl boyunca Nowa Huta'nın göbeğinde yer alımış. 1989 yılında, yani Polonya için Komünist rejinim son senesinde büyük bir çoşku ile yerinden kaldırılmış. Şimdi anıtın yerinde hiçbir şey yok.

Lenin Demir Çelik Fabrikası ise, yılda 40.000 kişiye istihdam sağlamış. Kısa sürede büyük bir işlem hacmine ulaşan fabrika günümüzde halen faliyetini sürdürüyor. Tabii küçük bir farkla. Artık ismi Lenin Demir Çelik Fabrikası değil.



Müze sonrası, Fabrika binasını görmeye gittik. Sonraki durağımız ise yapay göldü. Hava -5 derece olduğundan olsa gerek gittiğimizde donmuş bir göl ile karşılaştık. Beyazlar içinde oldukça güzel gözüken göl, eminim ki yazın çok daha güzel bir görsel şölene ev sahipliği yapıyordur.





Bu güzel gezi sonrasında sıcak bir kahveyi hak ettim. Kafeye doğru giderken gözüme ilişen bu tankı fotoğraflamadan geçmedim.


Günü enteresan bir cafede, sıcacık kahve eşliğinde güzel bir sohbetle noktaladım.






Buradan arkadaşıma bir kez daha teşekkür etmeyi bir borç bilirim. Bu soğuk havada bizi çok güzel ağırladı. Bu yazı, onun anlattıklarının bloguma yansımasıyla oluşturuldu.

Nowa Huta zamanında sosyalist bir şehrin vitrini olarak tasarlanmış. Günümüzde ise Nowa Huta'nın kentsel düzeni, Polonya'nın sosyalist gerçekliğinin kültürel mirasını gözler önüne sermeye devam ediyor. 
Nowa Huta değişmeyen görünümü sayesinde, ütopik ideal şehir örneği olarak adından bahsettirmeyi sürdüreceğe benziyor.

Şimdilik Krakow'dan aktaracaklarım bu kadar. 
Bir sonraki gezi yazısında görüşünceye kadar şen ve esen kalın.
✄----------------------------------------------------------------------
Paylaş:

13 yorum :

  1. Ben en cok haberlesme sistemlerini :) ve yapay golu begendim. Bu haliyle sahane gorunuyor da -5 deyince iliklerime kadar bir usume geldi:)))

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Yazın çok daha güzelmiş. Kısmetse yazın yeşil halinin fotoğraflarını da eklerim bloguma.

      Sil
  2. Savaşların ve savaş sonrasının insanı ne kadar çok etkisi altında bıraktığının canlı kanıtı olmuş sığınaklar. Şehrin yerleşimi gerçekten güzel gözüküyor bu arada.

    Kalemine sağlık Yasemin.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Teşekkürler Zafer. Böyle her yeri tarih kokan yerleri çok seviyorum. Her karesinde türlü zorlukların yaşandığı anılar barındırıyor. Şehrin bir ruhu var resmen.

      Sil
  3. İlginç bir müzeymiş. Sokaktaki o tank resmini görünce dondum kaldım.
    Şavaşın soğuk yüzü,ürperti verici. Gölün manzarası ise çok güzelmiş.
    Yazınızı keyifle okudum. Teşekkürler..

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Müzede o zamanlarda yaşanan ayaklanmaları gösteren videolar izledim. Onlarda en az tank kadar ürperticiydi. Teşekkür ederim.

      Sil
  4. Güzel detaylandırmalar, güzel ayrıntılar var. :)

    YanıtlaSil
  5. Nerlere nerelere goturdun bızıj 🙈

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Ben nereye okuyucularım oraya. Gördüğüm yerleri yazmayı seviyorum.

      Sil
  6. beklediğim bir geziydi efenim ^^ bir fotoğraf meraklısı için fotoğrafa konu olabilecek onca güzellik olduğuna eminim. Foça'da bile 1200 tane fotoğraf çekebilen ben oralardan ne yaparım bilemiyorum. teşekkürler bu deneyim için :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Foça'nın da hakkını vermek lazım. 1200 fotoğrafa ev sahipliği yapar. Ben güzel fotoğraf çekenlere çok özeniyorum. Benim minik bir fotoğraf makinem var. Onunla elimden geldiğince anı yakalamaya çalışıyorum. Lakin böyle güzel manzaralar, fotoğraf çekiminden anlayan birini hak ediyor.

      Sil
  7. Ellerine sağlık Admine Hanım, çokta güzel anlatmışsın gerçekten. Fotoğraflarıda ayrıca beğendim.
    -----yenlowang-----

    YanıtlaSil

*Bloglar yorumla beslenir. Yorumlarınızı eksik etmeyin.
*Lütfen yalnızca yazı ile ilgili yorumlar yazın. Link bırakıp kaçmayın.
*Yazının konusu dışında sormak veya iletmek istediğiniz bir şey varsa İletişim formunu kullanın.
Sevgiler.

Fotoğrafım
Mam na imię Yasemin. Jestem z Turcji. Mieszkam w Stambule, a teraz w Krakowie. Mówię po turecku i angielsku znam też trochę po polsku. Z zawodu ksiegowa. Moje ulubione słowa oczywiście :) Interesuję się literaturą i sportem. Lubię kawę. Uwielbiam mój rower.